stanbul ehir Rehberi | stanbul Nbeti Eczaneler | stanbul ehir Haritasi

stanbul iftar saati, stanbul iftar vakti, Sahur Saatleri 2015
  Genel Bilgi
  leler   Yeme - me   Linkler
  Tarihe   Turizm   Alveri   Resimler
  Corafya   Ulam   nemli Telefonlar   Hava Durumu

stanbul Havalimanlar Uu Bilgileri
stanbul lelerindeki 5 Gnlk Hava Tahmini
stanbul Belediyeleri
Devlet Hastaneleri
stanbul niversiteleri
stanbul Liseleri
stanbul Aile Hekimi Sorgulama
stanbul Canl Trafik Kameralar
stanbul Otelleri
stanbul nemli Telefonlar Rehberi
stanbul 5 Gnlk Hava Durumu Tahmini
stanbul Kaymakamlklar
zel Hastaneler
Anaokullar
lkretim Okullar
stanbul Emlak lanlar
stanbul 2.el Araba lanlar




 ÝSTANBUL - Turizm Bilgileri



TOPKAPI SARAYI
TOPKAPI SARAYI 15-19 uncu yüzyýllar arasýnda Osmanlý Ýmparatorluðu'nun merkezinde bulunan Topkapý Sarayý, labirentleriyle, Boðaz, Haliç ve Marmara Denizi'nin sularýnýn karýþtýðý noktada, bir kara parçasý üzerinde yer almaktadýr. Yeni sarayýn (Topkapý Sarayýnýn) yapýmýna 1466'dan sonra baþlanmýþ ve Fatih ölmeden birkaç sene önce 1478'de tamamlanmýþtýr. Bu saray diðer Avrupa Saraylarý gibi tek bir binada olmayýp çeþitli köþk ve dairelerden oluþmuþtur. Ýlk olarak yapýlan Çinili Köþk Sýrça Saray'dýr ve 1472'de bitmiþtir. Orta Asya mimarisi karakterinde ve iki katlý köþk 1875'te Arkeoloji, 1908 senesinde de Türk Ýslam Eserleri Müzesi olmuþtur. 1953'te ise Fatih Eserleri Müzesi olarak açýlmýþtýr. Çinili Köþkü, Kubbealtý Arzodasý, Hasoda, Hazine, Kiler ve Seferliler gibi koðuþlar, mutfaklarýn bir kýsmý, hastalar odasý, hamam þimdi kütüphane olan Aðalar Cami, ahýr ve diðer binalarýn yapýmý izlemiþ ve son olarak da yapý 1478'de Saray surlarýnýn ve Bab-ý Humayun denen Sultanahmet yönündeki asýl kapýnýn inþaatý ile tamamlanmýþtýr.

Fatih devrinde ortalama 750 kiþi olan saray halký gittikçe artmýþ ve XIX. yüzyýlda normal günlerde 5000, bayram günleri gibi fevkalade zamanlarda ise 10.000'i bulmuþtur. Bu sebeple bu saraya zamanla yeni yeni ilaveler yapýlmýþtýr.

Topkapý Sarayý Harem kýsmý III. Sultan Murat devrinde 1574 - 1595 yýllarýnda yapýlmýþ ve ondan sonra Bayazýt'daki harem halký buraya nakledilmiþtir. XIX. yüzyýl baþlarýnda harem halký 474 kiþi idi. Harem'e girerken Kýzlar Aðasý Dairesi ve onun üst katýnda da küçük þehzadelerle Sultanlar için Þehzadeler Mektebi vardý. Sarayda zamanla Enderun Mektebi, Hekimbaþý Odasý, Enderun Eczanesi, iç avlulardaki köþklerle Sarayburnu sahillerinde yazlýk köþkler yapýlmýþ, mutfaklar, ahýrlar geniþletilmiþ, yeni yeni cami ve küyüphaneler ilave edilmiþtir.

DOLMABAHÇE SARAYI
DOLMABAHÇE SARAYI 19 uncu yüzyýlda Sultan I. Abdülmecit tarafýndan yaptýrýlan Dolmabahçe Sarayý'nýn cephesi Boðaz'ýn Avrupa kýyýsýnda 600 m boyunca uzanmaktadýr. Dolmabahçe Sarayý, Avrupa sanatý üsluplarýnýn bir karýþýmý olarak 1843-1856 yýllarý arasýnda inþa edilmiþtir. Sultan Abdülmecit'in mimarý Karabet Balyanýn eseridir. Osmanlý Sultanlarýnýn her devirde birçok sarayý bulunurdu. Ancak esas saray Topkapý, Dolmabahçe Saraylarýnýn tamamlanmasýndan sonra terk edilmiþtir.

Dolmabahçe Sarayý üç katlý, simetrik planlýdýr. 285 odasý ve 43 salonu vardýr. Denizden 600 metrelik bir rýhtýmý, kara tarafýnda ise birisi çok süslü iki abidevi kapýsý vardýr. Bakýmlý ve güzel bir bahçenin çevrelediði bu sahil sarayýnýn ortasýnda, diðer bölümlerden daha yüksek olan tören ve balo salonu yer alýr. Büyük, 56 sütunlu kabul salonu 750 ýþýkla aydýnlanan 4.5 tonluk muazzam kristal avizesi ile ziyaretçileri hayrete düþürür.

Sarayýn giriþ tarafý Sultanýn kabul ve görüþmeleri, tören salonunun diðer tarafýndaki kanat ise harem bölümü olarak kullanýlmýþtýr. Iç dekorasyonu, mobilyalarý, ipek halý ve perdeleri ve diðer tüm eþyasý eksiksiz olarak, orijinaldeki gibi günümüze gelmiþtir. Dolmabahçe Sarayý mevcut hiç bir sarayda bulunmayan bir zenginlik ve ihtiþama sahiptir. Duvar ve tavanlar devrin Avrupalý sanatkarlarýnýn resimleri ve tonlarca aðýrlýðýnda altýn süslemeleri ile dekore edilmiþtir. Önemli oda ve salonlarda her þey ayný renk tona sahiptir. Bütün zeminler birbirinden farklý, çok süslü ahþap parke ile kaplýdýr. Meþhur Hereke ipek ve yün halýlar, Türk sanatýnýn en güzel eserleri, birçok yerde serilidir. Avrupa ve Uzak doðunun ender dekoratif el iþi eserleri sarayýn her yerini süsler. Pýrýl pýrýl kristal avize, þamdan ve þömineler sarayýn pek çok odasýnda güzelliklerini sergiler.

Dünyadaki saraylar içerisinde en büyük balo salonu buradakidir. 36 m. yüksekliðindeki kubbesinden aðýrlýðý 4.5 ton olan devasa kristal avize asýlý durur. Önemli siyasi toplantýlarda, tebrik ve balolarda kullanýlan bu salon, önceleri alttaki, fýrýna benzer bir düzen ile ýsýtýlýrdý. Saraya kalorifer ve elektrik sistemi daha sonralarý eklenmiþtir. Altý hamamdan Selamlýk bölümündeki, eþi olmayan, güzel oymalý alabaster mermerleri ile dekorludur. Büyük salonun üst galerileri orkestra ve diplomatlar için ayrýlmýþtýr.

Uzun koridorlar geçilerek varýlan harem bölümünde, sultan yatak odalarý ve sultanýn annesinin bölümü ile diðer kadýn ve hizmetkarlar bölümleri bulunmaktadýr. Sarayýn kuzey eklenti bölümü þehzadelere tahsis edilmiþtir. Giriþi Beþiktaþ semtinde olan yapý Resim ve Heykel Müzesi olarak hizmet vermektedir. Cumhuriyet döneminde, Atatürk'ün Istanbul ziyaretlerinde ikametgah olarak kullanýldýðý sarayda en önemli olay, 1938'de Atatürk'ün ölümüdür. (Pazartesi ve Perþembe hariç her gün açýktýr.)

ÇIRAÐAN SARAYI
ÇIRAÐAN SARAYI Haliç ve Boðaziçinin en güzel yerleri sultanlar ve önemli kiþilere saray ve köþkleri için tahsis edilmiþti. Zaman içinde bunlarýn bir çoðu yok olmuþtur. Büyük bir saray olan Çýraðan 1910 yýlýnda yanmýþtýr. Önceki bir ahþap sarayýn yerinde 1871 yIýnda Sultan Abdülaziz tarafýndan Saray Mimar Serkis Balyan'a yaptýrýlmýþtý. Dört yýlda dört milyon altýna mal olan yapýnýn ara bölme ve tavaný ahþap, duvarlarda mermer kaplýydý. Taþ iþçiliðinin üstün örnekleri sütunlarý, zengin döþenmiþ mekanlar tamamlardý. Odalar nadide halýlarla, mobilyalar altýn yaldýzlar ve sedef kalem iþleri ile süslüydü. Boðaziçi'nin diðer saraylarý gibi Çýraðan da birçok önemli toplantýya mekan olmuþtu. Renkli mermerle süslenmiþ cepheleri, abidevi kapýlarý vardý ve arka sýrtlardaki Yýldýz Sarayýna bir köprü ile baðlanmýþtý. Cadde tarafý yüksek duvarlar ile çevriliydi. Yýllar boyu harabe halinde duran kalýntý büyük tamirler sonunda yeniden ihya olmuþ, yanýna ilave edilen eklentiler ile 5 yýldýzlý, güzel bir otele dönüþtürülmüþtür.

BEYLERBEYÝ SARAYI
BEYLERBEYÝ SARAYI Boðaziçi Köprüsü Asya kulesinin dikili olduðu Beylerbeyi, Bizanstan beri saraylara tahsis edilmiþ güzel bir semttir. Beylerbeyi Sarayý 1861-1865 yýllarýnda, eski ahþap bir sahil sarayýnýn yerinde Sultan Abdülmecit tarafýndan yaptýrýlmýþtýr. Cephe ve iç dekorasyonda Doðu ve Türk motifleri, Batý süs öðeleri ile birlikte kullanýlmýþtýr. Dolmabahçe Sarayýnýn havasýný taþýyan üç katlý yapý, harem ve selamlýk bölümlerini oluþturan 26 oda ve altý salondan ibarettir. Bu küçük sarayýn içi her biri küçük çapta bir servet olan Bohemya avizeleri, Yýldýz imalatý çiniler ve seramik vazolarla süslenmiþtir.Yaldýzlý mobilyalarý ile nefis halýlarý buraya ayrý bir güzellik vermektedir. Otantik mobilyalar, halýlar, perdeler ve diðer eþyalar olduðu gibi korunmuþlardýr. Denize bakan cephe süsleri, bakýmlý bahçe ve orta bölümdeki havuzlu salon ile spiral merdivenler dikkat çeken yerlerdir. Arka yamaçta bir büyük havuz, teraslar ve türünün güzel örneði at ahýrlarý yer almýþtýr. 1970'li yýllara kadar kullanýlan eski yol bir tünel saray bahçesinin altýndan geçerdi. Sahilde iki küçük seyir köþkü bulunan sarayda devlet misafirleri de aðýrlanýrdý. (Pazartesi ve Perþembe hariç her gün açýktýr.)

YILDIZ SARAYI
YILDIZ SARAYI Boðaziçine hakim tepeler ve vadileri kaplayan geniþ alan üzerine serpiþtirilmiþ, yüksek duvarlarýn çevrelediði avlular içerisinde köþkler, bahçeler kompleksidir. Ýstanbul'un bu ikinci büyük sarayý günümüzde deðiþik hizmetlere ayrýlmýþ, bölünmüþ durumu ile gelmiþtir. Yýldýz Sarayý, III.Selim'in annesi Mihriþah Sultan tarafýndan ilk yaptýrýlan bir köþkler bütünüdür. II.Mahmut Yýldýz adýný verdiði ikinci bir köþk yaptýrmýþ, bu isim daha sonra Abdülmecit, Abdülaziz ve Abdülhamit'in hükümdarlýðýnda yaptýrýlan bütün gruba geçmiþtir. Sultan Abdüaziz zamanýnda köþkler çoðalmaya baþlamýþ, Malta, Çit, Çadýr, Þale Köþkleri yapýlmýþ, koru usta bahçevanlarýn elinde bakir görünüþüne dokunulmadan düzenlenmiþtir. Sultan Abdülhamit, burada 32 yýl yaþamýþ, 33 yýllýk saltanatýnda, þehir içinde þehir gibi olan bu korunaklý sarayý resmi daire ve haremi olarak kullanmýþtýr. Yönetim Kýsýmlarý'na ilaveten Yýldýz Sarayý'nda birçok bölüm ve bir de cami bulunmaktadýr. 19 uncu yüzyýlýn sonunda, II. Abdülhamit zamanýnda tamamlanmýþtýr. Yapýlarýn en büyük ve zarifi Þale, sultanlarýn nasýl bir lüks içinde yaþayýp eðlendiklerini göstermektedir. Dünyanýn her yöresinden getirilen çiçekler, aðaçlar ve bodur bitkilerle bezeli büyük saray parkýndan Boðaz'ýn panoramik görüntüsü çok güzeldir. Restorasyon çalýþmalarý nedeniyle sadece Þale ve park halka açýktýr. (Pazartesi ve Perþembe hariç her gün açýktýr. )

Ýstanbul'un ünlü camileri arasýnda Sultanahmet Cami, Süleymaniye Cami, Rüstem Paþa Cami, Fatih Cami, Eyüp Cami, Yeni Cami, Sokullu Mehmet Paþa Cami ve Mihrimah Sultan Cami sayýlabilir.

Kente pek çok kilise ve manastýr faal durumdadýr. Bir kýsmý ise cami haline dönüþtürülmüþtür. Studios Manastin Kilisesi , Sergios-Bakhos Kilisesi, Hagia Eirene Kilisesi, Pantakrator Manastir Kilisesi, Vefa Kilisesi (Hagios Theoderos), Nyrelaion Manastýr Kilisesi, Eglise D'hagia Thekla Manastýrý, Eski Ýmaret Cami (Pantepoptes Manastin Kilisesi), Kalenderhane Cami (Akataleotos Manastýrý), Fenari Ýsa Cami (Lios Manastýr Kilisesi) ve Fethiye Cami (Pammakaristos Manastr Kilisesi) ünlüleridir.

Ýnanç Turizmi


Üçgeni andýran eski Istanbul yarýmadasýnýn etrafý 5. yüzyýlda Roma döneminde yapýlan, 22 km.yi bulan surlarla çevrilidir. Byzantion þehir sitesi, kurulmasýndan itibaren batý yönüne doðru geniþleyerek 4 defa yeni surlarla çevrilmiþtir. Marmara Denizi ve Haliç kýyýlarý da tek sýra fakat güçlü surlarla çevrili idi. Þehrin akropolisini çevreleyen surlardan, 3. yüzyýlda yapýlmýþ Ýmparator Septimus Severius ve 320'de Büyük Konstantin'in yaptýrdýðý 3. sur tamamen yýkýlmýþtýr. Kara surlarý deniz kýyýsýndan baþlayarak tepeleri ve vadileri geçerek Haliç surlarýna iner.



Yedikule
Bu surlardaki en görkemli kapý, Marmara Denizi'ne yakýn olan "Altýn Kapý" idi. Bu Imparator merasim kapýsý, iki mermer kule arasýnda zafer taký gibi yerleþtirilmiþti. Zaferden dönen ordular, Imparator ve erkaný þehre bu kapýdan girerdi. Burayý çevreleyen Türk devri eseri 5 kule ilavesi ile 7 kule, bir iç kale haline sokulmuþtu. Zaman içerisinde hazine, depo ve elçi hapishanesi olarak kullanýlmýþ iken, günümüzde enteresan giriþi ve "Altýn Kapý" kuleleri ile þehrin bir diðer müzesidir. Yaz aylannda çeþitli etkinlikler ve konserler yapýlmaktadýr.

Anadolu Hisarý
Karadeniz'in tek çýkýþý Boðaziçi'nin Asya kýsmýnda yer alan hisar, 1390'lý yýllarýnda Sultan Bayazýt tarafýndan yaptýrýlmýþtýr. Karþý kýyýdaký Rumelihisarý ile birlikte Boðaziçi transit geçiþinin tam kontrol altýnda tutulmasý saðlayan bu küçük kale, burçlarýna yaslanan eski ahþap evler ve civarý ile pitoresk bir manzara oluþturur.

Rumeli Hisarý
Ýstanbul Boðazý'nýn Rumeli yakasýndadýr. Bizans'a kuzeyden yardým gelmesini önlemek amacýyla Fatih Sultan Mehmet tarafýndan 1452 yýlýnda yaptýrýlmýþtýr. Üç büyük kule yapýmýný üstlenen Çandarlý Kara Halil, Saruca ve Zaganos Paþalarýn adlarýyla anýlýr.


Kapalý Çarþý
Dev ölçülü bir labirent gibi, 60 kadar sokaðý, üç binden fazla dükkaný ile dünyanýn en eski ve büyük kapalý çarþýsý olan "Kapalý Çarþý" Ýstanbul þehrinin merkezinde yer alýr. Adeta bir þehri andýran, bütünü ile örtülü bu site zaman içerisinde geliþip büyümüþtür. 15. yüzyýldan kalma duvarlý, bir seri kubbe ile örtülü eski iki yapýnýn etrafý sonraki yüzyýllarda, geliþen sokaklarýn üzerleri örtülerek, ekler yapýlarak bir alýþveriþ merkezi haline getirilmiþtir. Geçmiþte burasý, her sokaðýnda belirli mesleklerin yer aldýðý ve bunlarýn da, el iþi imalatýn sýký denetim altýnda bulundurulduðu, ticari ahlak ve törelere çok saygý gösterilen bir çarþýydý. Çarþýnýn ana caddesi sayýlan sokakta çoðunlukla mücevher dükkanlarý, buraya açýlan yan bir sokakta altýncýlar bulunur. Ýstanbul'u ziyarete gelen turist gruplarý için alýþveriþ olanaklarý, çarþýnýn ana giriþindeki modern ve büyük alýþveriþ merkezleri tarafýndan saðlanmaktadýr.

Mýsýr Çarþýsý
Ýstanbul'un ikinci kapalý çarþýsýdýr. IV. Mehmet'in annesi Hatice Turhan Sultan tarafýndan Yeni Cami'ye vakýf olarak yaptýrýlmýþtýr. Çarþýda 6 kapý vardýr. Bunlardan 3'ü revak olup, yapýyý daha da güzelleþtirmektedir.

Bakýrcýlar Çarþýsý
Ýstanbulun özellikle yabancýlarýn dikkatini çeken, bir çarþýsý da Beyazýttaki Bakýrcýlar Çarþýsýdýr. Þimdiki Ýstanbul Üniversitesi Merkez Binasý bahçesinin doðu ve kuzey duvarlarý altýnda bir sýra dükkan halindedir. Burada çeþitli bakýr iþi levha bakýrdan döðme olarak elle yapýlmakta ve kazan tencere, kuþhane, sahan, tava, tas, leðen, ibrik, güðüm, bakraç, kova, maþrapa, sini, mangal, þamdan, bakýrdan, "gülabdab" olarak satýlmaktadýr.

Kapalý Çarþý
( Kuleli Cami Altýndaki Kapalý Çarþý ) Üstü kapalý çarþýlarýn bir örneði de, 19 yüzyýlda yapýlan son senelerde restore edilen Laleli Camii altý dükkanlarýdýr.

Kýz Kulesi
Ýstanbulun sembolü olan Kýz Kulesi, Boðaz giriþindeki kayalýk üzerine kurulmuþ küçük, þirin bir kuledir. Tarih içinde gözetleme kulesi, deniz feneri olarak kullanýlan kule günümüzde turizme tahsis edilmiþtir. Batý kaynaklarý burayý sevgilisi Hera'ya kavuþmak için yüzerken boðulan Leander'in kulesi olarak tanýtýr. Bir diðer hikayeye göre de burasý, kýzýnýn yýlan tarafindan sokulacaðýný rüyalarýnda gören Ýmparatorun, emniyette olmasý için genç kýzý yerleþtirdiði kule idi. Meyve sepeti içinde gelen yýlan trajediye sebep olur.

Galata Kulesi
Bizanslýlarýn Cenevizliler aleyhine hareketlerine karþýlýk, Cenevizliler tarafýndan yapýlmýþtýr. Bölgeyi her türlü saldýrýdan korumak için de bu kuleyi yaptýrmýþlardý. Kulede büyük sahanlýða kadar duvar içinde dönerek çýkan bir taþ merdiven vardýr. Son yýllarda 1967'de restore edilmiþ, içine asansör konmuþ, diðer katlarýna da lokanta yapýlmýþtýr.

Beyazýt Kulesi
Bugünkü Ýstanbul Üniversitesi merkez binasýnýn bulunduðu yerdeki yapý (eski saray), II. Mahmut devrinde Milli Savunma Bakanlýðý (Seraskerlik) olarak kullanýlmýþtýr. Seraskerliðin avlusundaki ahþap kule, yangýn gözcüleri için uzun süre varlýðýný sürdürmüþtür. II. Mahmut, daha güzelini yaptýrtmak için bu kuleyi yýktýrmýþtýr ve kitabesine göre, onun emri ile, 1828 yýlýnda Serasker Hüseyin Paþa tarafýndan o devrin mimari özelliklerini yansýtan, kagir bir kule yapýlmýþtýr. 50 m yüksekliðindeki bu abide, belirgin kütlesiyle, kente karekteristik bir çizgi kazandýrmaktadýr. Ahþap bir merdivenle çýkýlan yukarýdaki sahanlýk, þehrin büyük bir kýsmýný kuþbakýþý seyretme olanaðý saðlar.

AYASOFYA MÜZESÝ
Mimarisi, ihtiþamý, büyüklüðü ve iþlevselliði yönünden ilk ve son ünik uygulama olarak görülen Ayasofya; Osmanlý camilerine fikir bazýnda da olsa esin kaynaðý olmuþ, doðu-batý sentezinin bir ürünüdür. Bu eser dünya mimarlýk tarihinin günümüze kadar ayakta kalmýþ en önemli anýtlarý arasýnda yer almaktadýr. Bu nedenle, Ayasofya, tarihi geçmiþinin yaný sýra, mimarisi, mozaikleri ve Türk çaðý yapýlarý ile yüzyýllar boyunca tüm insanlýðýn ilgisini çekmiþtir. Ayasofya 916 yýl kilise, 481 yýl cami olmuþ, 1935'ten bu yana müze olarak tarihi iþlevini sürdürmektedir. Bizans tarihçileri tarafýndan Ýmparator I. Konstantinos (324-337) zamanýnda yapýldýðý ileri sürülen ilk Ayasofya bir ayaklanma sonunda yanmýþ, bu yapýdan günümüze hiç bir kalýntý gelmemiþtir. Ýmparator II. Theodosius, Ayasofya'yý ikinci defa yaptýrmýþ ve 415'te ibadete açmýþtýr. Yine bazilika planlý bu yapý 532'de Nika ihtilali sýrasýnda yanmýþtýr. 1936 yýlýnda yapýlan kazýlarda bununla ilgili bazý kalýntýlar ortaya çýkmýþtýr. Bunlar mabede giriþi gösteren basamaklar, sütunlar, baþlýklar, çeþitli mimari parçalardýr. Ýmparator Iustinianus (527-565) ilk iki Ayasofya'dan daha büyük bir kilise yaptýrmak istemiþ, çaðýn ünlü mimarlarýndan Miletos'lu Ýsidoros ve Tralles'i Anthemios'a günümüze ulaþan Ayasofya'yý yaptýrmýþtýr. Anadolu'nun antik þehir kalýntýlarýndan sütunlar, baþlýklar, mermerler ve renkli taþlar Ayasofya'da kullanýlmak üzere Ýstanbul'a getirilmiþtir. Ayasofya'nýn yapýmýna 23 Aralýk 532'de baþlanmýþ, 27 Aralýk 537'de tamamlanmýþtýr. Mimari yönden incelendiðinde büyük bir orta mekân, iki yan mekân (nef), absis, iç ve dýþ nartekslerden meydana gelmiþtir. Ýç mekân, 100 x 70 m. ölçüsünde olup, üzeri dört büyük ayaðýn taþýdýðý 55 m. yüksekliðinde, 30.31 m. çapýnda kubbe ile örtülmüþtür. Ayasofya'nýn mimarisinin yaný sýra mozaikleri de büyük önem taþýmaktadýr. En eski mozaikler iç narteks ve yan neflerde altýn yaldýzlý geometrik ve bitkisel motifli olan mozaiklerdir. Figürlü mozaikler IX.-XII. yüzyýllarda yapýlmýþtýr. Bunlar Ýmparator kapýsý üzerinde, absiste, çýkýþ kapýsý üzerinde ve üst kat galeride görülmektedir. Ayasofya Ýstanbul'un fethi ile birlikte baþlayan Türk döneminde çeþitli onarýmlar görmüþtür. Mihrap çevresi, Türk çini sanatý ve Türk yazý sanatýnýn en güzel örneklerini içerir. Bunlardan kubbedeki ünlü Türk Hattatý Kazasker Mustafa Ýzzet Efendi'nin Kuran'dan alýnma bir suresi ile 7.50 m. çapýndaki yuvarlak levhalar en ilgi çekici olanýdýr. Bu levhalarda, Allah, Muhammed, Ömer, Osman, Ali, Hasan, Ebu Bekir, Hüseyin'in isimleri yazýlýdýr. Mihrabýn yan duvarlarýnda ise Osmanlý padiþahlarýnýn yazýp buraya hediye ettiði levhalar vardýr. Sultan II. Selim, Sultan III. Mehmet, Sultan III. Murat ve þehzadelerin türbeleri, Sultan I. Mahmut'un þadýrvaný, sýbyan mektebi, imareti, kütüphanesi, Sultan Abdülmecid'in hünkar mahfeli, muvakkithanesi, Ayasofya'daki Türk çaðý örnekleri olup türbeler, iç donanýmý, çinileri ve mimarisiyle klasik Osmanlý türbe geleneðinin en güzel örneklerini oluþturmaktadýr. Müze pazartesi dýþýnda hergün 09.30-16.30 saatleri arasýnda gezilebilir. ÇÝNÝLÝ KÖÞK: 15 inci yüzyýlda, Fatih Sultan Mehmet zamanýnda bir köþk veya pavyon þeklinde yaptýrýlmýþtýr. Ýznik parçalarý dahil 16'nci yüzyýl Selçuk ve Osmanlý çömlek ve çini sanatýnýn en iyi örneklerini barýndýran Türk Seramikleri Müzesi yer almaktadýr.
Müze tel:(+90-212) 528 45 00
Ziyarete açýk günler : Pazartesi hariç her gün açýktýr

AYA ÝRÝNÝ
Ýstanbul'da yapýlan ilk kilisedir. Konstantin'in emri üzerine 4'üncü yüzyýlda yapýlmýþ, sonradan Jüstinyen zamanýnda restore edilmiþtir. Yapý, Hýristiyanlýk öncesi dönemi tapýnaðýnýn üzerine inþa edilmiþtir.
Ziyarete açýk günler : Pazartesi hariç her gün açýktýr

TÜRK ÝSLAM ESERLERÝ MÜZESÝ
Müzede Türk ve Ýslam sanatý eserleri sergilenmektedir. Bina, 1524'de Muhteþem Süleyman'ýn Baþ Veziri Ýbrahim Paþa tarafýndan ikametgahý olarak yaptýrýlmýþtýr. Osmanlý Ýmparatorluðu döneminin en büyük özel konutudur. Bugün, zarif seramik koleksiyonlarýnýn, minyatürlerin, hat sanatý örneklerinin, tekstillerin, en eski halýlarýn yanýnda aðaç oyma eserlerin sergilendiði bir mekandýr.
Müze Tel:(+90-212) 518 18 05
Ziyarete açýk günler : Pazartesi hariç her gün açýktýr.

TÜRK HALILARI MÜZESÝ
Ýbrahim Paþa Sarayý'nýn bulunduðu sokaðýn karþýsýndadýr. Türkiye'nin her yöresinden toplanan çok güzel antika halý ve kilimler sergilenmektedir.
Ziyarete açýk günler : Pazartesi hariç her gün açýktýr

YEREBATAN SARNICI
Bizans Sarnýcý olarak da anýlan sarnýç, Ayasofya'nýn yakýnýndadýr. Büyük salonun ince tuðla kemerleri 136 adet korint stili sutünla desteklenmektedir.
Ziyarete açýk günler : Salý hariç her gün açýktýr

MOZAÝK MÜZESÝ
Mozaik Müzesi, Bizans imparatorlarýnýn Büyük Sarayý'ndan kalmadýr. 5. ve 6'ncý yüzyýl nadide mozaik döþemeler burada korunmaktadýr.
Müze Tel:(+90-212) 511 97 00
Ziyarete açýk günler : Salý hariç her gün açýktýr

KARÝYE MÜZESÝ
11. yüzyýl eseridir ve "Hz. Ýsa" Kilisesi adýyla da anýlýr. Ýstanbul'da Ayasofya'dan sonra en önemli Bizans yapýsýdýr. Ýstanbul Edirnekapý yakýnlarýnda yer alan mozaik ve freksleriyle ünlü bu kilise Bizans Ýmparatoru Alexius Komnenos'un kayýnvalidesi Maria Dukaina tarafýndan yaptýrýlarak Hz. Ýsa'ya ithaf edilmiþ daha sonra büyütülmüþtür. Hz. Ýsa ve Hz. Meryem'in yaþantýlarýný sahneleyen mozaik ve fresklerinin çoðu 1305-1320 yýllarýnda yapýlmýþtýr. II. Bayazýt döneminde camiye çevrilen kilise Cumhuriyet döneminde 1929'da restore edilmiþ, mozaikleri meydana çýkarýldýktan sonra müze olarak ziyarete açýlmýþtýr. Bu arada, müze ziyareti sonrasýnda Kilise'yi çevreleyen ahþap evlerde, þehrin koþuþturan ortamýndan uzakta, rahat bir atmosfer içinde çay ve kahve sunulmaktadýr.
Müze Tel:(+90-212) 523 30 09
Ziyarete açýk günler : Salý hariç her gün açýktýr

HAVACILIK MÜZESÝ
Yeþilköy'dedir. Türk havacýlýðýnýn geliþmesi temasý üzerine kurulmuþtur.
Ziyarete açýk günler : Salý hariç her gün açýktýr

ASKERÝ MÜZE
Seferlerde Osmanlý ordularý tarafýndan kullanýlan büyük saha çadýrlarý Askeri Müze'de sergilenmektedir. Osmanlý silah ve askeri teçhizatlarý da sergide yer almaktadýr. Osmanlý askeri bandosu, Mehter Takýmý öðleden sonralarý saat 15.00-16.00 arasýnda Osmanlý askeri müziði ile gösteri yapmaktadýr.
Ziyarete açýk günler : Pazartesi hariç her gün açýktýr

ATATÜRK MÜZESÝ
Þiþli'de Atatürk'ün oturduðu ev daha sonra onun anýsýna müzeye dönüþtürülmüþtür. Kiþisel eþyalarý sergilenmektedir.
Ziyarete açýk günler : Pazartesi ve Salý hariç her gün açýktýr

DENÝZCÝLÝK MÜZESÝ
Beþiktaþ'tadýr. Osmanlý denizcilik tarihine ait bir çok ilginç eserler yanýnda, sultanlarýn Boðazý geçerken kullandýklarý "saltanat kayýklarý" da sergilenmektedir.
Ziyarete açýk günler : Cumartesi ve Pazar hariç her gün açýktýr

GÜZEL SANATLAR MÜZESÝ
Beþiktaþ'taki Güzel Sanatlar Müzesi'nde 19. uncu yüzyýlýn sonundan günümüze uzanan döneme ait Türk resim ve heykel örnekleri yer almaktadýr.
Ziyarete açýk günler : Pazartesi ve perþembe hariç her gün açýktýr

ÞEHÝR MÜZESÝ
Yýldýz Sarayý'nýn bahçesindeki Þehir Müzesi'nde ise Osmanlý fethinden bu yana Ýstanbul'un tarihi ile ilgili belgeleri korumaktadýr.
Ziyarete açýk günler : Perþembe hariç her gün açýktýr. Yine Yýldýz Sarayý bahçesinde çok zengin dekor ve sahnesi, zarif kostümleri ile Tiyatro ve Tarihi Sahne Kostümleri Müzesi yer almaktadýr.

RAHMÝ KOÇ ENDÜSTRÝ MÜZESÝ
Hasköy'ün banliyösünde, Haliç kýyýsýnda, daha önceleri Lengerhane adýyla anýlan Osmanlý dönemi demir ve çelik iþçiliðinin mekaný Rahmi Koç Endüstri Müzesi endüstrideki geliþmeleri sergilemektedir.
Ziyarete açýk günler : Pazartesi hariç her gün açýktýr

SADBERK HANIM MÜZESÝ
Boðazdan yukarýya doðru, Büyükdere'nin kenar mahallesindeki, 19 uncu yüzyýl iki ahþap villayý Sadberk Haným Müzesi koleksiyonlarý doldurmaktadýr. Önceden Türk süsleme sanatý örneklerinin sergilendiði bu özel müze yeni arkeolojik koleksiyonun eklenmesi ile daha da büyümüþtür.
Ziyarete açýk günler : Çarþamba hariç her gün açýktýr.

ORHAN KEMAL MÜZESÝ
Yakýn edebiyatýmýza ýþýk tutan Orhan Kemal için, Orhan Kemal Kültür Sanat Koordinatörlüðü katkýlarý ile Ýstanbul'da, Akarsu caddesi No:32 Cihangir 80060 adresindeki ev müze haline getirildi. Müzede Orhan Kemal'in fotoðraflarý, ilk baský kitaplarý, yabancý dilde yayýnlanan kitaplarý, çalýþma odasý, kullandýðý eþyalar ve giysileri sergilenmektedir.
Müze Tel : (+90-212) 292 92 45 - 292 12 13 Fax: (+90-212) 243 67 82
Ziyarete açýk günler : Her gün 10.00-17.00 saatleri arasýnda açýktýr. Giriþ ücretsizdir.

KÖÞKLER, KASIRLAR
KÖÞKLER, KASIRLAR

Küçüksu Kasrý
Yazlýk olarak kullanýlan saray, 19 uncu yüzyýlýn ortasýnda I. Abdülmecit tarafýndan yaptýrýlmýþtýr. (Pazartesi ve Perþembe hariç her gün açýktýr.)

Aynalý Kavak Yazlýk Köþkü
Aynalý Kavak Yazlýk Köþkü 18 inci yüzyýlda yapýlmýþ ve daha sonra çeþitli sultanlar tarafýndan restore ettirilmiþtir. 1718'de takýlan, bir kýsmý Venediklilerden hediye aynalarý nedeniyle bu ismi aldýðý sanýlmaktadýr. Haliç üzerindeki saray, geleneksel Türk mimarisinin en güzel örneklerinden biridir. (Pazartesi ve Perþembe hariç her gün açýktýr.)

Ihlamur Köþkü
19 uncu yüzyýl yaptýrýlan Ihlamur Köþkü ismini bahçesinde yetiþen ýhlamur aðaçlarýndan almýþtýr. Þimdilerde Ýstanbul'un ortasýnda yer alan bu köþk eskiden þehrin dýþýndaydý. Merasim Köþkü resmi törenler için kullanýlmaktayken, Maiyet Köþkü sultanýn maiyetini, bazý hallerde de saraydan gezinti için ayrýldýklarýnda haremini barýndýrmýþtýr. (Pazartesi ve Perþembe hariç her gün açýktýr.)

Maslak Köþkü
Sultan Abdülaziz tarafýndan av evi olarak tasarlanan Maslak Köþkü, 19 uncu yüzyýl Osmanlý süsleme sanatýnýn kayda deðer en güzel örneklerini taþýmaktadýr.(Pazartesi ve Perþembe hariç her gün açýktýr.)

Florya Deniz Köþkü
Atatürk'ün Florya Deniz Köþkü Türkiye cumhurbaþkanlarýnýn yazlýðý þeklinde kullanýlmýþtýr. Marmara Denizi'ne T biçiminde uzantýsý ile bu köþk, 1935'de inþa edilmiþtir. Erken 20 inci yüzyýl mobilyalarýndan en iyi örneklerin görülebildiði bir sergendir. Atatürk burada kalan ilk cumhurbaþkanýdýr. (Pazartesi ve Perþembe hariç haftanýn her günü açýktýr.)

ANITLAR VE MEYDANLAR
ANITLAR VE MEYDANLAR

Hipodrom
Günümüze çok az kalýntýlarý ulaþan Roma devri önemli yapýlarý ve abideleri, Hipodrom çevresinde inþa edilmiþtir. "Büyük Saray" diye bilinen Ýmparatorluk Sarayý Hipodromun yanýnda baþlar, aþaðýlara, deniz kenarýna kadar uzanýrdý. Bu saraydan günümüze bir büyük salonun yer mozaik panosu gelebilmiþtir. Semt Bizans ve Türk devirlerinde de merkezi önemini devam ettirmiþtir. Ýstanbul'un en önemli abideleri Ayasofya, Sultan Ahmet Cami, Türk ve Ýslam Eserleri Müzesi, Yere Batan Sarnýcý burada, Hipodromun çevresindedir. Günümüzde Hipodromdan günümüze Theodosius Dikili Taþ, Konstantin Sütunu (Orme Odelisk), Yýlanlý Sütun (Burmalý Sütun) larý kalmýþtýr.

Theodosius Dikili Taþ
Aslý eski Mýsýr eseridir. MÖ 1547 yýllarýnda Firavun III. Tutmosis (Toothmesis) adýna Heliopolis'de dikilmiþtir. Pembe granitten ve yekparedir. Üzerinde Hiyeroglif yazýsý ile II. Tutmosis'in zaferleri yazýlmýþtýr. 390 yýllarýnda Bizans Ýmparatoru Iç Theodosius tarafýndan Ýstanbul'a getirilerek Hipodroma dikilmiþtir. Kaidedeki kabarmalar üzerinde I. Theodosius, oðullarý, karýsý, Arkedios, Honorios ile Ýmparator II. Valantinianos görülür. Ayrýca Hipodrom sahneleri ve anýtýn dikiliþini gösteren tasvirlerde vardýr.

Gotlar Sütunu
Topkapý Sarayý dýþ bahçesinde, Gülhane Parký Sarayburnu giriþinde bulunan ve Roma Devri'nden günümüze hiç deðiþikliðe uðramadan gelen çok eski bir abidedir. 3. veya 4. yüzyýlda dikilmiþ olan bu sütun yüksek kaide üzerinde 15 m. boyunda monolit mermerden ibarettir. Sütun baþý korint üslubunda kartal armasý ile süslüdür. Gotlar'a karþý kazanýlan zaferden bahseden kitabe satýrlarýndan dolayý abide "Gotlar Sütunu" adýyla da anýlýr.

Çemberlitaþ (Konstantin Sütunu)
MS 330'da Baþkentin Roma'dan Ýstanbula nakli sebebi ile kentin ikinci tepesindeki büyük oval bir meydan ortasýnda, Konstantinin þerefine dikilmiþ olan ve Çemberlitaþ sütunu olarak da bilinen bu abide orijinalinden daha kýsa olarak günümüze gelebilmiþtir.

Yýlanlý Sütun (Burmalý Sütun)
Bu sütun Delphi'deki Apollon taðýnaðýndan 4.yüzyýlda istanbula getirilmiþtir. Ýstanbuldaki en eski anýtlardan birisidir. Orijinalinin M.Ö. 409' da yapýldýðý bilinmektedir. Birleþmiþ olan çeþitli Yunan sitelerinin Perslere galip gelmesi üzerine Pers ordusunun silahlarýnýn eritilip dökülmesinden meydana getirilmiþtir.

Beyazýt Meydaný
Ýmparator Teodosius devrinde MS. 393 yýlýnda þehrin en büyük meydaný olarak inþa edilmiþtir. Ortasýndaki dev boyutlu zafer takýnýn üzerinde yer alan bronz boða baþlarýnda dolayý buraya "Form Tauri" meydaný ismi verilmiþtir. Üzerinde Ýmparatorun da heykeli yükselen zafer takýndan günümüze bir kaç mermer blok ve sütun kalmýþtýr. Kuzeyde, Fatih'in yaptýrdýðý ilk sarayýn yerinde Ýstanbul Üniversitesi bulunmaktadýr. Üniversite giriþi abidevi kapý ve bahçedeki yangýn kulesi 19. yy yapýlarýdýr. Meydaný süsleyen ve adýný veren 15. yüzyýl Beyazýt Camii kalabalýk ve hareketli Kapalý Çarþýnýn komþusu olup, buraya ait külliyeden günümüze medrese, hamam ve dükkanlar kalmýþtýr.

SU KEMERLERÝ
SU KEMERLERÝ

Mualla Kemeri
Mimar Sinan tarafýndan yapýlan su kemerlerinden biridir. Alibey deresi vadisindedir. Orta kesimde 4 büyük kemer vardýr.

Uzun Kemer
Mimar Sinanýn yaptýðý kemerlerden biridir. Kemerburgazýn 1500 m kadar kuzeybatýsýdadýr. Kanuni Sultan Süleyman zamanýnda yaptýrýlmýþtýr.

Güzelce Kemer
Cebeci Köy Kemeri olarak da bilinen eser Kanuni Sultan Süleyman devrinde Mimar Sinan tarafýndan yapýlmýþtýr. Kemerburgazýn güneyindeki Cebeci Köyün 1500 m. kadar doðusundadýr.

Bahçeköy Kemeri
Sultan Mahmut Kemeri olarak bilinen kemer Bahçeköyden Büyükdere'ye doðru 1 km mesafededir. I. Mahmut zamanýnda 1731'de tamamlanmýþtýr.

ÇEÞME VE SEBÝLLER
ÇEÞME VE SEBÝLLER

Sultanahmet Çeþmesi (III. Ahmet Çeþmesi)
Topkapý sarayýnýn Bab-i Hümayun kapýsý önündedir. Binanýn dört cephesindeki taþ ve bronz iþçiliði yazýlar kadar tahta saçaklann süsleri birer sanat þaheseridir. Çeþme, klasik dönemin mütevazi çizgilerinden sýyrýlmýþ, hatlarýn zerafeti, zenginlik ve güzelliði ile emsalleri arasýnda sivrilmiþtir.

Üsküdar III. Ahmet Çeþmesi
Üsküdar'da iskele meydanýnda yer alýr. 1728'de yapýlmýþtýr. Ahþap çatýlý ve dört yüzlü bir meydan çeþmesi olup mimarlýk, hattatlýk, taþ iþçiliði ve þiir sanatýnýn bir þaheseridir.

Alman Çeþmesi
Sultanahmet meydanýnda parkýn içindedir. Alman Ýmparatoru II. Wilhelm'in Ýstanbul'u ikinci ziyaretinin anýsý için bütün kýsýmlarý ile Almanya'da yapýlmýþ, Ýstanbul'a getirilerek hazýrlanan kemerlerin üzerlerine konmuþtur. 20'inci yüzyýlýn ilk günü olan 1 Ocak 1901'de açýlýþ töreni yapýlan bu çeþmenin üç kubbesi altýn mozaik kaplýdýr.

Tophane Çeþmesi
Tophane Meydanýndadýr. 1732'de I. Mahmut tarafýndan Hassa Baþ Mimarý Mehmet Aða'ya yaptýrýlmýþtýr.

Beykoz Ishak Aða Çeþmesi
Ýstanbul'da Beykoz ilçesindedir. Türkiye çapýnda en güzel çeþme anýtlarýmýzdan birisidir.

Ayazma Çeþmesi
Üsküdar'da Ayazma Camii avlusundadýr. 18. yüzyýlda III. Mustafa tarafýndan yaptýrýlan Çeþme devrin mimari özelliklerini taþýr.

Azapkapý Saliha Sultan Çeþmesi
1732'de Sultan I. Mahmut tarafýndan annesi Saliha Sultan adýna yaptýrýlmýþtýr.

Göksu Çeþmesi
Sultan III. Mustafa'nýn eþi ve III. Selim'in annesi Mihriþah Sultan tarafýndan yaptýrýlmýþtýr.

Esma Sultan Çeþmesi
1799 da III. Ahmet'in kýzý Esma Sultan tarafýndan yaptýrýlmýþtýr. Meydan çeþmelerinin bir örneðidir.

Türbeler
Ayasofya Türbeleri, III. Murat Türbesi, III. Mehmet Türbesi , Mimar Sinan Türbesi, Barbaros Hayrettin Paþa Türbesi, Sultan II. Mahmut Türbesi görülmeye deðer türbelerdir.

Milli Parklar ve Koruma Alanlarý
Milli Parklar ve Koruma Alanlarý Göknarlýk Tabiatý Koruma Alaný Ýstanbul Tabiat Parklarý Subaþý Havuzlar Çýnarý Tabiat Anýtý

MESÝRE YERLERÝ
MESÝRE YERLERÝ Adalar, Yýldýz Parký, Emirgan Korusu, Gülhane Parký, Boðaziçi, Boðaz, Belgrad Ormaný, Atatürk Ormaný, Atatürk Ormaný, Çamlýca, Taþdelen, Beykoz Çayýrý, Karakulak, Polonezköy, Küçük ve Büyükçekmece Gölü, Kumburgaz, Kilyos, Piyerloti Kahvesi, Þile gidilecek mesire yerleridir.

PLAJLAR
PLAJLAR Büyükada, Beykoz, Poyrazköy, Kilyos ve Sarýyerde plajlar mevcuttur.

Kuþ Gözlem Alaný
Kuþ Gözlem Alaný Büyük Çekmece Gölü ve Þile Adalarý Kuþ Alanlarý Ýstanbul'da bulunmaktadýr.
Marmara Havzasý

SPORTÝF ETKÝNLÝKLER
SPORTÝF ETKÝNLÝKLER

Kamp-Karavan
Silivri, Büyükçekmece, Küçük Çekmece, Florya, Ataköy, Bakýrköy, Kilyos, Þilede kamping yerleri bulmak mümkündür.

Av Turizmi
Bakýrköy, Çatalca, Beykoz ve Þile'de av turizm yapýlmasý mümkündür.

Bakýrköy : Küçüçekmece gölü civarýnda ender olarak ördek ve yaban kazý, Alibeyköy baraj gölü çevresinde ördek ve kaz, Kemerburgaz civarýndaki Belgrad ormanlarýnýn ava açýk olan bölgelerinde yaban domuzu, tilki, ender olarak çakal ve kurt sýk ormanlarda çulluk, sülün ve yaban güvercini avý yapýlmaktadýr.

Çatalca: Ýstanbul'un en çok ava müsait ilçesidir. Kuzey batýda Yalýköy bölgesi karaca ve sülün üretim sahasý olarak belirlenmiþtir. Bunun haricinde Binkýlýç ve civarýnda yaban domuzu, çulluk ve yaban güvercini, tavþan ve tilki avý yapýlmaktadýr. Istranca Daðlarýnýn yüksek tepelerinde ve sýk ormanlýklarda ender de olsa kurta rastlanýr. Çulluk avý göç zamanlarýnda dinlenme periodlarýnda yapýlabilir. Orman içine sýkýþmýþ ve düzlükte bulunan açýklýk alanlarda býldýrcýn ve çil keklik avý yapýlabilir (güney kýsýmlar). Ayrýca ülkemizde ender olarak rastlanan sürülerinden ayrýlmýþ ve giderek orman içinde vahþileþmiþ mandalar, köy muhtarlýðýnýn izni ile avlanabilir. Duru su ve terkoz gölleri, ördek ve yaban kazý avý için çok uygun bölgelerdir. Ayrýca çevrede bulunan küçük akarsu ve göllerde yukarýda deðinilen ördek kaz ve su kuþlarý avý yapýlmaktadýr. Güney bölgeleri ilçe sýnýrlan dahilinde býldýrcýn, üveyik, çil, keklik, tavþan ve tilki avlanmasý uygundur. Kuzey bölgelerinde ormanlýk alanlarda yaban domuzu ve çulluk avý yapýlýr. Sinekli yöresi sülün koruma sahasý olarak belirlenmiþtir.

Beykoz: Ýlçe sýnýrlarýnýn kuzeydoðu tarafinda çulluk, tavþan ve tilki avý ile ender olarak Dað kekliði bulunur. Ömerli baraj gölü civarýnda kaz ve ördek avý yapýlýr. Sýk ormanlýk alanlarda yaban domuzu avý da yapýlmaktadýr.

Þile: Asya bölümünde þehrin en iyi av yapýlabilen bölümüdür. Karadeniz kýyýsýndaki ormanlar yaban domuzu ve çulluk avý için uygun bölgelerdir. Göç zamanlarýnda çevre dere ve küçük göllerde (Rez ve Riva) yaban kazý ve yaban ördeði avý yapýlmaktadýr.

Yatçýlýk
Ýstanbul'da yatçýlar için popüler bir baþlangýç noktasýdýr. Yatcýlar Kuzey Denizi'nden baþlayarak Avrupa içinden kanallar yoluyla Ren ve Tuna Nehirlerini kullanarak Karadeniz'e, Ýstanbul Boðazý ve marinalarýna açýlabilirler. Ýki kýta arasýnda uzanan köprülerin altýndaki Ýstanbul Boðazý ve Adalar'ýn güzel koylarýnda yatçýlarýn tercih ettiði bir güzergahtýr.

Bölgenin iki büyük marinasý bulunmaktadýr.

Marinalar

Golf
Ýstanbul'da Turizm Bakanlýðýndan iþletme belgesi bulunan iki golf tesisi bulunmaktadýr.

Golf Tesisleri

Kongre Merkezleri
Konumu, tarihi ve tabii güzellikleri, ulaþým imkanlarýnýn fazlalýðý nedeniyle Ýstanbul Türkiye'de kongre turizminin en yoðun olduðu kentlerden birisidir.

Kongre Merkezleri Ýstanbul Orman Kamplarý